Çerkes Hakları İnisiyatifi adlı oluşumun, 13 Mart’ta Ankara’da bir miting düzenlemek üzere harekete geçerek üye derneklerimize bu konuda çağrılar yapması, “KAFFED ile görüşüldü” şeklinde üstü kapalı destek alındığı izlenimi vermesi bu açıklamayı zorunlu hale getirmiştir. Geçen hafta KAFFED Genel Başkanı Cihan Candemir inisiyatif sözcüsünce arandığında kendisinden platform kurucularının kimler olduğu, kullanılacak sloganlar, mitingden beklentiler vb konularda Yönetim Kurulumuzca değerlendirilmesine esas olacak şekilde yazılı bilgi verilmesi istenmiştir. Kurumsal yapı içinde değerlendirme yapmaya fırsat verecek bu yazı ne yazık ki bu güne kadar gerçekleşmemiş, tersine konu internet ortamında tartışılır hale getirilmiştir. KAFFED Yönetim Kurulu gelinen nokta gereği konuyu her boyutuyla değerlendirmiş olup, kamuoyu ile paylaşılmak üzere aşağıda sunulmuştur:
1-KAFFED Türkiye’deki Çerkeslerin birlik ve bütünlük içinde kültürünü, dilini korumak amacıyla kurulmuştur. Bu çerçevede toplumsal hareketler ile işbirliğini ve dayanışmayı önemsemektedir ve buna açıktır. Ancak Türkiye’de ciddi bir dağınıklığın olduğu, her gün yeni internet gruplarının, platformların oluştuğu malumdur. Türkiye’de diasporanın birlikteliğine önem veren KAFFED, zorunlu olmadıkça hiç bir kişi veya kurum ile spekülasyonlara açık bir diyalog içine girmemeye özen göstermektedir. İnisiyatifi oluşturan arkadaşlar bir televizyon programında “Türkiye’deki kurumların sayısı 100’dür ve bu dağınıklık Çerkes toplumunun sesinin güçsüz, cılız çıkmasının en büyük nedenidir.” demektedirler. Hal böyle iken kendilerinin 101’inci yapıyı oluşturmaları, çelişki değil midir? Tüm bu dağınıklığa rağmen, KAFFED toplum yararına olacak tüm projelerde birlikte hareket etmeye her zaman açıktır. Ancak bunun şartları vardır. Öncelikle KAFFED’in yer alacağı projeler, baştan birlikte kararlaştırılmış, kendi çalışma programına uygun projeler olmak durumundadır. “Biz şu isimde bir inisiyatif kurduk, Çerkesler adına şöyle bir eylem kararı aldık. Gelin bize destek verin.” şeklindeki yaklaşım, KAFFED açısından kabul edilebilir bir yaklaşım değildir. Ayrıca kurulduğu günden beri KAFFED’i hedef almış kurumlarla KAFFED’i aynı kefeye koyan bakış açısı da KAFFED’i rahatsız eden bir yaklaşımdır. Bu tür yaklaşımları işbirliği talebi olarak değil, bir tür dayatma olarak değerlendirmek söz konusu olmaktadır ki proje sunucularının bu konuda özenli olmadıkları açıktır.
2-Üzücü olan diğer bir husus, inisiyatif olarak ortaya çıkan arkadaşlarımızın KAFFED’in dil konusunda bu güne kadar yaptığı çalışmaları ve kazanımları yok sayan tavır ve söylemleridir. Çerkeslerin dil konusundaki taleplerini, ilk kongresinde gündeme taşıyan KAFFED olmuştur. Bu taleplerimiz nedeniyle ilk KAFFED genel başkanımız mahkemeye verilmiştir. Dilimizin korunması ve kullanılması için proje yapan, Kafkasya’dan öğretmenler getirerek, dil öğretmenleri yetiştiren ve derneklerimizde anadil kursları açan yine KAFFED’dir. Şu anda mevcut mevzuat yanlışları ile mücadele eden, üniversitelerde Çerkes dilleri için bölümler açılmasını bitme aşamasına getiren, dillerimizin üniversitelerde seçmeli ders olarak öğretilmesi için görüşmeler sürdüren, Milli Eğitim Bakanlığında Adığece ve Abazaca eğitim müfredatlarını hazırlayıp takip eden yine KAFFED’dir. 21 Şubat Uluslararası Anadil Günü’nü üyelerinin gündemine taşıyan, derneklerimizde ve üniversitelerde konferanslar düzenleyen, bu yıl da uluslararası dil konferansını Kafkasya’dan ve diğer ülkelerde yaşayan uzmanların katılımı ile düzenleyecek olan yine KAFFED’dir. KAFFED söz konusu tüm bu konuları Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Milli Eğitim Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, YÖK ve TRT’nin dahil olduğu tüm kurumlar nezdinde gündeme getirmiş, takip etmiştir ve etmektedir. Dil konusundaki çalışmalar ve kazanımlar Türkiye’nin demokratikleşme sürecine paralel olarak yürümekte olup KAFFED bu sürece önemli katkılar sağlamaktadır. KAFFED’in yıllardır yaptığı çalışmaları ortada dururken, tüm bu çalışmaları yok sayarak, dil sorununun bir miting ile çözüleceği gibi bir görüntü vermek, KAFFED’in emeklerine haksızlıktır. Ayrıca mitingin zamanlaması da KAFFED açısından tartışmaya açıktır.
KAFFED dil konusunda tüm bu çalışmaları yıllardır yaparken, bir kısmı henüz ortada olmayan, var iken ona destek vermeyen, hatta engel olmaya çalışan kurumlarla KAFFED’i bir görme anlayışı da yanlıştır. KAFFED tüm kurumlarla diyalog içinde olmaya özen göstermekle beraber, kendi programında olan çalışmaları yaparken ilke birliği içinde olduğu kuruluşları seçmek hakkına sahiptir. Bu hakka zarar verecek bir yaklaşım KAFFED açısından kabul edilemez.
Sonuç olarak, miting düzenleyicisi inisiyatif üyelerinin KAFFED’e yaklaşımı KAFFED’in ilkeleri ile bağdaşmamaktadır. Tecrübelerimiz göstermiştir ki bu yaklaşım ne ilktir, ne de son olacaktır. Kendini ifade etmek için yeni kurumlar veya platformlar oluşturmak, eylemler düzenlemek herkes için demokratik bir haktır. Bu konuda kimseye müdahale hakkımız olmadığını düşünüyoruz. Ancak, üzülerek ifade etmeliyiz ki mevcut kurumsal yapılar içinde yer almak, onlara güç vermek yerine, bağımsız yapılanmalar, platformlar oluşturmak kolaycılığına gidilmektedir. Bu yoldan Çerkes toplumuna hizmet ettiğini söyleyenler, bir yandan toplumun parçalanmışlığından ve güçsüzlüğünden şikayet ederken, aslında toplumsal parçalanma ve güçsüzlüğün öznesi haline gelmektedir. İnternet ortamında farklı söylemlerle ortaya çıkan bu kişi ve gruplar, herhangi bir eylem yapmaya kalktıkların da ise önce KAFFED tabanına müracaat etmektedir. Bunlar önemli çelişkilerdir.
Bilinmelidir ki KAFFED yöneticileri olan bizler sınırlı süreler için seçilmiş durumdayız. Çalışmalarımızda eksiklikler olabilir. Ama toplumun örgütlü işbirliğinin ilkelerini koymak ve savunmak da bizim görevimizdir. İnanıyoruz ki Çerkes sorununa kendini adadığını söyleyenlere düşen görev de toplumu bu parçalanmış görüntüden kurtarmaktır. Belli ki KAFFED kendi ilkelerine sahip çıkmadığı sürece, bu parçalanmışlık devam edecektir ve arkası gelecektir. Tüm bu nedenlerle KAFFED Yönetim Kurulu, Çerkes Hakları İnisiyatifinin miting çağrılarını şekil ve zamanlama itibariyle uygun bulmamış ve katılmama kararı almıştır.
Saygı ile kamuoyuna duyurulur.