ŞAPSIĞLAR

V.L. KSENOFONTOV
Çev.: Murat Papşu
NART dergisi
kafkasfederasyonu.org

19. yüzyılın ortasında Şapsığlar 8 esas soya ayrılıyorlardı: Natho, Nataho, Goago, Yemu, Koble, Shopete, Sootoh ve Goaye. Bu soylar da büyük küçük birçok alt kola ayrılıyordu. Örneğin, Natho soyu 28 alt soya ayrılıyordu; Koble 50’den fazla koldan oluşuyordu, Psezuapse’deki Goayelerin 17 alt soyu vardı. Ataerkil soyların izleri günümüzdeki kıyıboyu Şapsığ köylerinde de korunmuştur. Buralarda 20 – 30 hanede yaşayan ve köy nüfusunun asıl kitlesini oluşturan aynı aileden (aynı soyadlı) birkaç gruba rastlanıyor.

N. Dubrovin Karadeniz kıyısı boyundaki Şapsığları Natuhaylara dahil ederek şöyle yazmaktadır: “Onlar, sıradağların güney yamacında ve Golovin karakolunun aşağısından geçerek Karadeniz’e dökülen küçük Bu veya Buan deresine kadar Karadeniz sahilinde yerleşiktir. Aşe nehrinden başlayarak Karadeniz sahilinin güneydoğu kıyısı boyunca yaşayan Natuhay topluluklarının, ortak kabile adından başka, vadilere göre ayrı adları vardı: Goaye veya Şehokuac, daha güneybatıda, sırasıyla Çühuk, Şimitokuac ve Hize.”

L. Lyulye’nin yazdığına göre, Goaye (Bell’de “Vaya”) topluluğu “Psezüye (Psezuapse) ve diğer birkaç vadiyi işgal ediyor. Goayeler arasında şu asilzade aileleri bulunuyor: Karzeyk, Kueçük, Dirsüye, Hatirali, Birc ve Çerç.”

Çühuk topluluğu Psezuapse – Şahe nehirleri arasında küçük Çüshvac, Godlik ve Çukuth derelerinin vadilerini işgal ediyordu, burada Şapsığ asilzade soyu Çüh hüküm sürüyordu. Diğer Şapsığ asilzade ailelerinden en ünlüleri şunlardı: Abat, Nemere, Şeretlok, Gorkoz, Ulagay, Bgıy ve Tgagurz.

L. Lyulye, Şapsığ-Natuhay topluluklarının yaşadığı, Büyük Soçi sınırları içindeki nehirlerin vadilerini kuzeybatı yönünden güneydoğuya doğru sıralıyor (Parantez içinde nehirlerin bugünkü adları verilmiştir): Derkuay (Dederkoy), Sepse (Şepsi), Şuuk veya Şuek (Şuyük), Mokupse (Makopse), Müzüyegopse (Neojidannaya), Aşe, Kopse (Kuapse – Mamedova Şçel), Dzeş (Svirskaya şçel), Psezüye veya Pezüane (Psezuapse), Çegeziane (Çüshvac), Golieh (Godlik), Nibeps veya Çühuk (Çuhukt), Bezüey (Çimit, Çemitokvace), Tlate veya Kalezin (Glubokaya şçel), Kodes (Matrosskaya şçel), Şahe veya Subeşh, Osokay (Osohoy), Kaziy veya Kaziap (Hocips – Yakornaya şçel), Berendual (Beranda), Deshat (Detlyaşha), Bu veya Buan (Buu). Şahe’den güneye doğru Şapsığlar sadece kıyı şeridinde ve Vubıhlarla karışık olarak yaşıyorlardı.

19. yüzyılın ilk yarısında Soçi sahil şeridinde Şapsığlarla karışık yaşayan Natuhayların artık kalmadığı kabul ediliyor. Ancak bu etnonim Şapsığ Natho ailesinde korunmuş; bu ailenin üyeleri Kuybışevka (Agoy Vadisi) ve Malıy (Küçük) Psevuşho (Tuapse Vadisi) köylerinde yaşıyorlar ve kendilerini Şapsığ sayıyorlar.

18. yüzyıl başına kadar Şapsığ ve Natuhay adlarına yazılı kaynaklarda rastlanmıyor. Şapsığların adı ilk olarak 1720’li yılların Türk kroniklerinde geçiyor. 1743 yılına ait Rus belgelerinde, Abaze ile komşu, “kendi dili ve yönetimi olan” Şapse halkının adı anılıyor.

Karadeniz kıyısındaki Çerkeslerin en küçük kabile kolları ve ayrı köyleri hakkında bilgi veren Evliya Çelebi (1641) bile Şapsığlardan ve Natuhaylardan bahsetmiyor.

19. yüzyılda Şapsığ topraklarında, yüzyıllardır burada yaşayan ve yavaş yavaş Çerkes (Adığe) diline geçen Abaza nüfus da vardı. 18. yüzyıl boyunca Şapsığların sayısı komşu Adığe, Abaza ve Vubıh topluluklarından kaçan serflerle yavaş yavaş arttı ve 19. yüzyılın ilk yarısında Şapsığlar artık Kuzeybatı Kafkasya’da Kafkas Sıradağları’nın her iki yanında geniş bir araziyi işgal eden en büyük boylardan biri sayılıyordu.

Özgünlükleri ve Batı Kafkasya topraklarında geniş yerleşimleri oluşmadan önce Natuhaylar ve Şapsığlar, Goaye boyu ile birlikte sadece Psezuapse nehri vadisini işgal ediyorlardı. Natuhaylar Tagaps dağ boğazında, Psezuapse’nin üst kesimlerinde, Şapsığlar da Atseynib ve Bebekolayge dağ boğazlarında yaşıyorlardı. Ancak bu sırada (tahminen 15-16 yüzyıllarda) bu adları yoktu ve beş soydan oluşuyorlardı: Nadho (Natho), Netaho (Netdaho), Koble-Shapete (Shopte) ve Sotah (Sevatoh). İlk iki soy Natuhayların çekirdeğini, sonraki üçü de, önce Şapsho nehri vadisine yerleşerek, bu nehrin adından “Şapsığ” olarak adlandırılan özgün bir boyu oluşturdular.

19. yüzyılın ortasında Şapsığlar 8 esas soya ayrılıyorlardı: Natho, Nataho, Goago, Yemu, Koble, Shopete, Sootoh ve Goaye. Bu soylar da büyük küçük birçok alt kola ayrılıyordu. Örneğin, Natho soyu 28 alt soya ayrılıyordu; Koble 50’den fazla koldan oluşuyordu, Psezuapse’deki Goayelerin 17 alt soyu vardı. Ataerkil soyların izleri günümüzdeki kıyıboyu Şapsığ köylerinde de korunmuştur. Buralarda 20 – 30 hanede yaşayan ve köy nüfusunun asıl kitlesini oluşturan aynı aileden (aynı soyadlı) birkaç gruba rastlanıyor.

Nüfusun artmasıyla ve toprak yetersizliğinden Natuhaylar ve Şapsığlar, Şahe’den kuzeybatıya doğru, Kafkasya’nın bütün Karadeniz sahili boyunca yayılarak yerleştiler. Şapsığlar sıradağların kuzey eğimine geçmeye başladılar. Bu iki Adığe boyu arasında büyük bir fark yoktu, aralarında belirgin bir sınır da yoktu. Çoğunlukla karışık yaşıyorlardı, sadece Karadeniz kıyı boyunun en kuzeybatı ucunda (Cubga’nın kuzeybatısında) Natuhayların yoğun yerleşimi vardı. Cubga’nın güneyinde, Şahe nehrine kadar Şapsığ nüfus çoğunluktaydı. Psezuapse – Şahe nehirleri arasında ve Psezuapse vadisinde Goaye (Goi) boyu hala özgünlüğünü ve yerleşimini koruyordu.

Çeşitli kaynaklardan ve Soçi Şapsığlarıyla yapılan derlemelerden (aile hikayelerine göre) Kıyıboyu Şapsığ’da 19. yüzyıl ortasındaki en büyük yerleşimlerinin adları ve yerleri biliniyor. Yoğun Vubıh – Şapsığ karışık nüfusun yaşadığı Şahe vadisinde en büyük köy, Şahe’nin her iki kıyısında, onun aşağı ve orta akıntısında, on kilometre boyunca uzanan Şaheçü idi. Şahe vadisinin aşağı kesimlerinde Şaheçü köyü ayrıca Subeşh, orta akıntısında da Büyük Kiçmay olarak adlandırılıyordu. Kiçmay adı bugün, Şahe nehri ağzından 5-6 km. mesafede kurulu bir Şapsığ köyünün adı olarak korunuyor. Subeşh köyüne Kafkas Savaşı’nın sonunda çoğunlukla, önderleri Elbuz Berzeg olan Vubıhlar yerleşti; bu nedenle Elbuz Berzeg’in köyü olarak da biliniyordu.

Psezuapse vadisinde en çok bilinen köyler: Hakuç (üst kesimlerde), Thahepş veya Boji Vodı (bugün de orta akıntıda bulunmaktadır), Guaye veya Zavurbek’in köyü (aşağı kesimlerde). Hakuç köyü Hakuçi topluluğunun merkeziydi, bugün burada yaşayan kimse yoktur.

Guaye köyü Psezuapse vadisinin sol kıyısı boyunda, nehrin ağzından 7 km. mesafede, bugün Alekseyevsk köyünün olduğu yerde bulunuyordu ve hükümran Koble ailesiyle birlikte Şapsığların Goaye (Guaye veya Goi) kolunun merkezi sayılıyordu. Zavurbek’in köyü Psezuapse vadisinin nehir ağzının sağ kıyısında, şimdi Lazarevsk kasabasının olduğu yerde kurulmuştu. Zavurbek Kafkas Savaşı’nın son yıllarında Psezuapseli Şapsığ – Goayelerin önderiydi.

Aşe nehri vadisinin aşağı ve orta akıntısını, kıyıboyu Şapsığ bölgesinin en büyük köylerinden biri, Lohoth veya Lıgoth işgal ediyordu; nehrin ağzından başlayarak akıntısı boyunca yukarıya 20 km. uzanıyordu. Bugünkü Haciku, Kalej, Şocik köyleri Logoth köyünün “kalıntıları” olarak adlandırılabilir. Aşe nehrinin üst kesimlerinde Çekoz köyü bulunuyordu.

Kafkas Savaşı’ndan sonra elli bin kişilik Vubıh nüfusu topluca Türkiye’ye göç ederken, kıyı boyu Şapsığ topraklarında yerli nüfusun yaşadığı birkaç köy kaldı. Büyük Soçi sınırlarında bu köyler: Şahe vadisinde Kiçmay ve Aşağı Şahe, Psezuapse vadisinde Thahepş köyü, Aşe vadisinde Şhafit, Haciku, Kalej, Şocik ve Büyük Psevuşho, Makopse vadisinde Nacigo köyü.

Birçok Şapsığ Aşe, Lazarevsk, Golovinka, Dagomıs kasabalarına ve Soçi’ye yerleşti. Şimdi Büyük Soçi sınırları içinde yaşayan en yaygın Şapsığ soyadları az sayıdadır ve yirmiyi geçmez. En yaygın soyadları şunlardır: Napso, Sizo, Shabo, Tlif, Teşu, Bous, Haho, Heyşho, Koble, Çaçuh, Huşt, Bgano, Şhalaho, Hleças, Açmız, Sajo, Hapiy, Nibo v.d.

Şapsığlar Tuapse rayonunda, Tuapse ve Agoy nehirleri vadilerinde ve Adıgey’in Tahtamukay rayonunda da yaşarlar.

Çerkes dilinin incelenmesi yönünde ilk adımlar Rus akademisyen İ. A. Güldenşted tarafından, 18. yüzyıl sonunda ve Rusya Bilimler Akademisi çalışanı G.Y. Klaprot tarafından 19. yy. başında atıldı. Kafkasya’daki gezileri sırasında Çerkesçe örnekler kaydettiler. 19. yüzyılın ilk yarısında Çerkes dilinin incelenmesinde ilk Çerkes bilim adamları Şora Noguma’nın ve Vumar Bersey’in çalışmaları büyük rol oynadı. Çerkesçenin söz varlığının incelenmesinde, kıyı boyu Çerkesleri arasında birkaç yıl yaşayan ve dillerini iyi öğrenen Leonti Lyulye’nin Rusça – Çerkesçe Sözlük’ü önemli rol oynamıştır. Ünlü dilbilimci P.K. Uslar tuttuğu notlarını, Çerkesçe sözcük varlığını ve seslerinin özelliklerini içeren kısa makaleler bırakmıştır. İlk Çerkes dilbilimcisi D.A. Aşhamaf ilk Çerkes gramerini yazmıştır. Çerkes edebiyat dilinin temellerinin atılmasında G.V. Rogava büyük katkıda bulunmuştur.

Kıyı boyu Şapsığları Batı Çerkesçesinin Şapsığ ağzını konuşurlar. Çerkes dilinin Rus grafiği temelinde kendi alfabesi vardır. (1927 yılına kadar Arap alfabesi, 1927’den 1938’e kadar olan dönemde Latin alfabesi kullanılmıştır). Bugünkü Batı Çerkes edebiyat dili Çemguy ağzı temelinde gelişmektedir.

Çerkesçe Kafkas Dilleri’nin Abhaz-Adığe grubuna girmektedir.

Kafkas Savaşı döneminin askeri belgelerinde, köyleri Psezuapse ve Aşe nehirlerinin üst kesimlerinde, zor ulaşılır dağlık boğazlarda bulunan Hakuçi boyunun adına rastlanmaktadır. Eski zamanlardan beri burada bulunan ve adını Hakuçipsı nehrinden (Psezuapse’nin kolu) alan Şapsığ Hakuçi topluluğunun nüfusu, uzun yıllar süren Kafkas Savaşı’nın başından itibaren diğer Çerkes boylarından gelen sığınmacılarla sürekli arttı, firari Kazaklar ve Rusya ordusunun askerleri de buraya sığınıyorlardı. Hakuçiler değişik bir Şapsığ ağzı konuşuyorlardı ve etnik olarak Şapsığlarla aynı bütünü oluşturuyorlardı. Büyük Soçi’nin Lazarevsk rayonunun kıyı boyu Şapsığları şimdi de Hakuçi Şapsığlarını ayırırlar.

Eski Hakuçi topluluğunun Psezuapse ve Aşe’nin yukarı kesimlerindeki köylerinin yerinde şimdi kimse yaşamıyor. Günümüzde Hakuçiler Büyük Kiçmay nüfusunun önemli bir bölümünü oluşturuyorlar, birkaç aile Haciku köyünde, keza Tuapse yakınlarındaki Agoy nehri vadisinde kurulan Kuybışevka (Kornovka) köyünde yaşıyor.

Kaynakça:

– N. Dubrovin. Çerkesı (Adıge). Materialı Çerkesskogo naroda, Vıpusk I, Krasnodar, 1927.

– L.Y. Lyulye. Çerkesiya. İstoriko – etnografiçeskiye stati, Krasnodar, 1927.

– V. Voroşilov. “Materialı po istorii i etnografii Bolşogo Soçi s drevneyşih vremyon do vtoroy polovinı XIX veka (İstoriko-etnografiçeskiye oçerki Ubıhii)”, Soçi, 1979. (En Eski Zamanlardan XIX Yüzyılın İkinci Yarısına Kadar Büyük Soçi’nin Tarihi ve Etnografisi ile İlgili Belgeler (Ubıhya Üzerine Tarihi-Etnografik Deneme)).

 

En İyi Oyun Blog